Öfkeyle Nasıl Baş Edilir ?Günlük hayatımızda sıklıkla kontrollü öfke duygularıyla karşılaşırız. Kontrolsüz öfke ciddi sorunlara yol açabilir.
Öfke; sevinç, üzüntü ve heyecan gibi duygulardır. Yaşadığımız ya da tanık olduğumuz olumsuz bir olay ya da durumla karşılaştığımızda olur. Yaşadığımız duruma yüklediğimiz anlam, takdirimiz ve bu konudaki düşüncelerimiz öfke duygularını açığa çıkarır.Bunu hissettiğimizde kendimizi savunma ihtiyacı hisseder ve saldırganlaşabiliriz. Bunun arkasında kendi düşünme ve değerlendirme mekanizmamız vardır. Aynı zamanda öfkeyi ifade etme biçimleri de sosyokültürel özelliklerden beslenmektedir. Modellik yaparak öfkenizi nasıl ifade edeceğinizi de öğreneceksiniz.
Öfke, şiddetine bağlı olarak sağlık, iş, arkadaşlar ve aile ilişkileri dahil olmak üzere yaşamın birçok alanında derinden yıkıcı bir etkiye sahip olabilen bir duygudur. Farklı insanlar öfkelendiklerinde farklı davranış biçimleri sergilerler. Önemli olan öfkeden tamamen kurtulmak değil, onu sağlıklı bir şekilde ifade edebilmektir.
Birisi “Öfke kontrol sorunum var” dediğinde, duygularını doğru ifade edemediğini ve kontrol edemediğini bildiği anlamına gelir.Dinamiği bozulmaya başladığında, iş veya okul gibi çevrede sorunlar olduğunda, Öfkenizi tek başınıza veya etrafınızdaki kelimelerle kontrol edemiyorsanız, yardım istemeniz gerekir. Öfke, uygun şekilde ifade edilmediği takdirde yıkıcıdır. Toplumda öfke kontrolü sorunları, ilişki ve aile parçalanmaları, yasal sorunlarla karşılaşılması nedeniyle işsizlik yaygın olarak görülmektedir.
Sağlıklı bir şekilde ifade edilemeyen duygular vücutta birçok şekilde kendini gösterir. Öfke probleminiz varsa bir süre sonra fiziksel problemler baş gösterecektir. Öfkenin etkilediği ilk sistem kan dolaşımıdır. Kronik öfke kontrolü sorunu yaşayan kişilerde yüksek tansiyona bağlı sorunlar da sık görülür.
Temel amaç, öfkenin sağlıklı bir şekilde nasıl ifade edileceğini öğretmek ve üzerinde çalışmaktır. Öfke üzerine kurulan ilişkiler, değiştirilmesi ve savunulması gereken agresif durumlardan arınmış olmalıdır. Bunun için duygularımızla ilgili bir farkındalık yaratmamız ve kabul etmemiz gerekiyor. Bir sonraki adım, öfkenize neden olan düşünceleri belirlemek ve bu düşünceleri değiştirmeye çalışmaktır. Bütün bu algılarda öfkenin sağlıklı bir şekilde ifade edilmesine özen gösterilmektedir.
Öfkeye tepki vermek otomatiktir. Diverjans yönteminin kullanışlı olmasının nedeni budur. Öfkelendiğinizde, bulunduğunuz yerden veya kişiden 10-15 dakika uzaklaşmak, düşüncelerinize ve uyandırdıkları duygulara odaklanmak tepkinizin şiddetini azaltabilir. Kişinin günlük hayatında duygu ve düşüncelerine odaklanması ve bunlara aşina olmaya çalışması faydalıdır.
Günlük hayatta “mutlak, imkansız, imkansız” gibi olumsuz ve olumsuz kelimelerden kaçınmak gerekir. Genelde öfke kontrolü sorunu yaşayan kişilerin tüm diyaloglarında bu tür olumsuz sözlerle sıklıkla karşılaşırız. Nefes alma ve gevşeme egzersizleri yardımcı olabilir. Bu egzersiz türü öfke ile yükselen kan basıncını dengeler ve nefes almayı düzenler. Aynı zamanda fizyolojik olarak öfkeyi yatıştırır.
Kontrolsüz ve dile getirilmeyen öfkeye şiddet eşlik eder. Karşımızdaki kişi öfke sorunlarının yanı sıra şiddete eğilim gösteriyorsa yardım istemesini söylemeliyiz, öyleyse öneride bulunmak, sakince düşünmek ve ortamdan uzaklaşmak en doğrusudur.